Haydi gelin beraber Londra maceramıza göz atalım.
Gider gitmez Vintage Boutique'lerin, fairlerin ve marketlerin arasında kendimizi bulduk, ve çok zevkli bir alışverişe başladık.
İlk gün ilk durağımız Camden Town'du. Burası gerçekten bir Vintage deryası. Tek negatif olan havanın çook soguk olmasıydı. Ama biz Camden'ı okadar seviyoruz ki, hava sartlarını unutuverdik.
Yorgunlugumuzu atmak icin yedigimiz cup cakeler bize nese verdi.
Çok degişik objelerin, kıyafetlerin oldugu bir dukkana rastladık. Cartoon karakterlere ve 80'lere ozgu objelere cok meraklı olan Philip, uzun bir suredir toplamıs oldugu parcalar ve kumaslar ile birbirinden eglenceli tasarımlar yapmış. Kendisi de tasarımları kadar samimi ve şekerdi. Biz de dayanamayıp kendisinden resimdeki bu T-shirt'ü ve Mickey'li kolyeyi aldık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder